Striort Çatlak Onarımı Hakkında Sık Sorulan Sorular

Striort Çatlak Onarımı Hakkında Sık Sorulan Sorular
21 Aug
  • 1 saat önce
  • 1 Görüntülenme
Striort Çatlak Onarımı Hakkında Sık Sorulan Sorular

Web sitemizde bulunan tüm içerikler bilgilendirme ve tanıtım amaçlıdır. Tanı ve tedavi için uzman bir hekim görüşü almanız gerekmektedir.

Striort Çatlak Onarımı ciltteki çatlakları %80'i aşan başarı oranıyla iyileştirebilen yenilikçi bir uygulama yöntemidir. Hem yeni (kırmızı/mor renkli) hem de eski (beyaz) çatlaklarda etkili sonuçlar sunan bu teknoloji, cilt sorunlarıyla mücadelede önemli bir çözüm sunuyor. Bu yazımızda sizlere Striort Çatlak Onarımı konusunda merak ettiğiniz tüm soruları yanıtlayacağız.

Striort Çatlak Onarımı İçin Kaç Seans Gerekir?

Striort Çatlak Onarımı için gereken seans sayısı kişiye özel bir konudur. Öncelikle çatlakların derinliği, genişliği ve cilt yapınız gibi faktörler seans sayısını doğrudan etkiler. Genel olarak uzmanlar 3-6 seans arasında bir uygulama önermektedir.

Bazı kaynaklara göre bu sayı ayda bir kez olmak üzere 3-5 seans şeklinde de planlanabilmektedir. Her seans yaklaşık 2-2,5 saat sürer ve aralarında cildin doğal iyileşme sürecine olanak tanımak için 2-4 hafta beklenmektedir.

Daha hafif çatlaklar için minimum 1, daha belirgin çatlaklar için maksimum 3 seans yeterli olabilmektedir. Hatta bazı durumlarda ilk seanstan itibaren %70-80 oranında bir iyileşme görülmekte ve ek seanslara gerek kalmayabilmektedir. İyileşme oranı %30'dan %90'a kadar değişebilmektedir.

Striort Çatlak Onarımı Acı Verir Mi?

Bu uygulama neredeyse hiç acı vermemektedir. Striort yöntemi non-invaziv olduğundan, yani iğne veya cerrahi müdahale içermediğinden, işlem sırasında ciddi bir rahatsızlık hissedilmez.

Çoğu hasta, uygulama sırasında sadece hafif bir titreşim veya karıncalanma hissi yaşadığını belirtmektedir. Bununla birlikte, bazı hassas bölgelerde kişinin acı eşiğine bağlı olarak minimal düzeyde rahatsızlık hissedilebilmektedir.

Aslında bu uygulama, diğer çatlak onarım yöntemlerine kıyasla çok daha konforludur. Masaj benzeri bir deneyim sunabilmektedir. Hatta birçok hasta, uygulama sırasında ağrı hissinin neredeyse yok gibi olduğunu vurgulamaktadır.

Striort Çatlak Onarımı Kalıcı Mı?

Sonuçlarının kalıcılığı, birçok faktöre bağlıdır. Genel olarak, bu uygulama uzun süreli sonuçlar sunar. Ancak sonuçların kalıcılığı büyük ölçüde cilt yapınıza, yaşınıza, yaşam tarzınıza ve uygulama sonrası bakımınıza bağlıdır.

Uygulama, cildin alt katmanlarında bulunan elastin ve kolajen liflerini yeniden yapılandırarak çatlak izlerinin görünümünü azaltmayı hedefler. Dolayısıyla, doğru bakım yapıldığında etkileri uzun yıllar boyunca devam edebilmektedir.

Bazı kaynaklara göre sonuçlar uzun süre kalıcıdır. Ancak kişinin cilt yapısına ve yaşam tarzına bağlı olarak zamanla hafif bir yenileme gerekebilmektedir. Özellikle düzenli nemlendirme, güneş koruma ve sağlıklı beslenme gibi faktörler, sonuçların kalıcılığını artırmaktadır.

Striort Çatlak Onarımının Yan Etkileri Var Mı?

Striort Çatlak Onarımı genellikle güvenli bir uygulama olarak kabul edilmektedir. Ancak her kozmetik uygulamada olduğu gibi, bazı geçici yan etkiler görülebilmektedir. En yaygın yan etki, uygulama sonrası ciltte oluşan kızarıklıktır. Bu kızarıklık genellikle birkaç saat içinde kendiliğinden geçer.

Ayrıca bazı hastalarda morluklar görülebilmektedir. Bu morluklar ve kızarıklıklar vakum uygulamasının ciltteki mikro dolaşımı artırmasından kaynaklanır. Genellikle de 2-3 gün içinde, bazen de 5-7 gün içinde kaybolur.

Uygulama sonrası 15 gün boyunca, işlem yapılan bölgeyi güneş ışığından korumak ve yüksek faktörlü güneş kremi kullanmak önemlidir. Ayrıca sauna, hamam gibi sıcak ortamlardan uzak durulması ve cildi tahriş edebilecek uygulamalardan kaçınılması tavsiye edilmektedir.

Diğer Yöntemlerden Farkı Nedir?

Striort Çatlak Onarımı, diğer çatlak yöntemlerinden birçok açıdan ayrılmaktadır. İşte en belirgin farkları:

  • Non-invaziv olması: Striort uygulaması herhangi bir iğne ya da cerrahi müdahale içermez. Bu da işlemi daha güvenli ve konforlu hale getirir.
  • Minimal acı: Diğer yöntemlerde daha fazla acı hissedilebilirken, Striort uygulamasında acı minimal düzeydedir.
  • Hızlı iyileşme süreci: Diğer yöntemlerde olduğu gibi uzun süreli iyileşme sürecine gerek yoktur.
  • Yüksek başarı oranı: Striort, derin çatlaklarda bile %80'i aşan bir başarı oranıyla etkili sonuçlar sağlayabilmektedir.
  • Tüm cilt tiplerine uygunluk: Her türlü cilt tipine ve vücudun tüm bölgelerine uygulanabilmektedir.
  • Düşük komplikasyon riski: Son derece güvenli ve zararsız bir yöntemdir. Komplikasyon oluşma riski oldukça düşüktür.
  • İlk seanstan itibaren görülebilir sonuçlar: Bazı hastaların ilk seanstan sonra bile %70-90 oranında iyileşme gösterdiği bildirilmiştir.

Bu özellikleriyle Striort Çatlak Onarımı, diğer çatlak onarımı yöntemlerine göre daha etkili, konforlu ve güvenli bir alternatif sunmaktadır. Her estetik uygulama gibi, Striort da bir uzman eşliğinde yapılmalıdır. Kişinin cilt tipine ve çatlakların durumuna göre özelleştirilmelidir.

Striort Çatlak Onarımında İlk Seansta Sonuç Alınır Mı?

Evet, Striort Çatlak Onarımı uygulamasında genellikle ilk seanstan itibaren gözle görülen sonuçlar elde edilmektedir. Çoğu hasta, ilk uygulamadan sonra ciltteki belirgin bir iyileşmeyi fark eder. İlk seansta %30 ile %80 arasında değişen oranlarda başarı elde edilmektedir. Ancak bu oranlar kişinin cilt yapısına, çatlakların derinliğine ve yaşına göre farklılık gösterir.

Bir diğer önemli nokta, başlangıçta elde edilen sonuçların zaman içinde daha da iyileşmesidir. İlk seanstan sonra görülen iyileşme genellikle %70-80 civarında olsa da, ek seanslarla bu oran daha da yükseltilebilmektedir. Genellikle çatlakların rengi açılmakta ve derinliği azalmaktadır. Böylece daha az belirgin hale gelmektedir.

Striort Çatlak Onarımı Hakkında Sık Sorulan Sorular

Striort Çatlak Onarımında Çatlaklar Tamamen Geçer Mi?

Striort Çatlak Onarımı ile ilgili en sık sorulan sorulardan biri de çatlakların tamamen geçip geçmeyeceğidir. Uygulama, hem yeni (kırmızı/mor renkli) hem de eski (beyaz) çatlaklarda etkili sonuçlar sunar.

Cilt çatlakları doğal yöntemlerle kalıcı olarak tamamen geçirilememektedir. Ancak, Striort Çatlak Onarımı gibi estetik uygulamalarla kalıcı şekilde önemli ölçüde iyileştirilebilmektedir. Genellikle çatlakların görünümü %80'i aşan bir oranda azalmaktadır. Bu da çoğu hasta için tatmin edici bir sonuçtur.

Uzun vadede sonuçların korunması için düzenli nemlendirme, güneşten korunma ve sağlıklı bir yaşam tarzı da büyük önem taşır.

Striort Çatlak Onarımının Lazerden Farkı Nedir?

Striort Çatlak Onarımı ile lazer uygulamaları arasında önemli farklar bulunuyor. Öncelikle, Striort Çatlak Onarımının en büyük farkı, doğal iyileşme süreçlerini destekleyen non-invaziv bir yöntem olmasıdır. Yani cildi kesmeden veya delmeden uygulanan, daha nazik bir işlemdir.

Lazer uygulamaları, özellikle Co2 fraksiyonel lazer, ısının etkisinden yararlanarak kollajen liflerini kısaltır ve sıkılaştırır. Bu süreçte ciltte hafif kızarıklık, şişlik ve ince kabuklar oluşabilmektedir. Bu kabukları soymamanız gerekir, aksi takdirde cildinize zarar verebilirsiniz.

Buna karşılık, Striort Çatlak Onarımı özel bir vakum cihazının çatlaklar üzerinde gezdirilmesi ve ardından özel olarak formüle edilmiş bir ısıtıcı jel uygulanmasıyla gerçekleştirilmektedir. Bu yöntem, çatlakların bulunduğu bağ dokusunda bir onarım sinyali oluşturarak ciltteki çatlakların görünümünün azalmasına yardımcı olur.

Ayrıca, lazer uygulamaları genellikle 4-6 seans gerektirmektedir. Striort Çatlak Onarımı için ise çoğu durumda 1-3 seans yeterli olabilmektedir. Bu da, daha hızlı sonuç veren bir alternatif haline getirir.

Striort Çatlak Onarımında Ne Kadar Sürede İyileşme Olur?

Striort Çatlak Onarımı sonrası iyileşme süreci oldukça hızlıdır. Çoğu hasta, işlem tamamlandıktan hemen sonra günlük aktivitelerine dönebilmektedir. Herhangi bir uzun iyileşme süreci gerekmez.

Ciltte görülen ilk iyileşme belirtileri genellikle ilk seanstan sonra fark edilmektedir. Ancak en iyi sonuçlar genellikle son seanstan birkaç hafta sonra ortaya çıkar. Bu süre zarfında, cildin altındaki kolajen üretimi devam eder ve çatlakların görünümü giderek azalır.

Tam iyileşme süreci kişinin yaşına, cilt tipine ve çatlakların durumuna göre değişiklik gösterir. Genellikle seans araları 21 gün olarak planlanmakta ve her seans yaklaşık 2-2,5 saat sürmektedir. Seansların bu şekilde planlanması, cildin kendini yenilemesi için yeterli zamanı sağlar. İyileşme sürecini hızlandırmak ve sonuçları optimize etmek için uzmanın önerdiği ev bakım ürünlerini kullanmak da önemlidir.

Striort Çatlak OnarımıKimler İçin Uygundur?

Bununla birlikte, Striort Çatlak Onarımı aşağıdaki durumlarda etkili bir çözüm sunabilir:

  • Doğum sonrası çatlaklar: Hamilelik süresince cilt gerildiği için birçok kadında karın bölgesinde çatlaklar oluşur. Hamilelik ve emzirme dönemi bittikten sonra bu çatlakların görünümünü azaltmada oldukça etkilidir.
  • Kilo alıp verme sonrası çatlaklar: Hızlı kilo alımı ve ardından verilen kilolar, ciltte çatlakların oluşmasına neden olabilmektedir. Striort Çatlak Onarımı, bu tür çatlakların onarımında başarılı sonuçlar sağlar.
  • Genetik faktörlere bağlı çatlaklar: Bazı kişilerde genetik yatkınlık nedeniyle cilt daha kolay çatlayabilmektedir. Bu yöntem, genetik faktörlere bağlı çatlak izlerini de azaltmada yardımcı olabilmektedir.
  • Eski ve yeni çatlaklar: Hem yeni oluşmuş pembe renkli çatlaklar hem de zamanla beyazlaşmış eski çatlaklar üzerinde etkilidir. Çatlakların yaşı ne olursa olsun, önemli bir iyileşme sağlanabilmektedir.

Özetle, ciddi sağlık sorunu bulunmayan birçok kişiye uygulanabilmektedir. Ayrıca, çatlak onarımı için farklı yöntemler denemiş ancak istediği sonucu alamamış kişiler için de iyi bir alternatif olabilmektedir. Ancak her zaman, uygulama öncesinde bir uzman tarafından değerlendirilmeniz önemlidir. 

Striort Çatlak Onarımı Kimler İçin Uygun Değildir?

Sağlık ve güvenlik nedeniyle, aşağıdaki durumlarda Striort Çatlak Onarımı önerilmemektedir:

  • Hamilelik dönemindeki kadınlar: Kesinlikle uygulanmamalıdır. Bu dönemde cilt daha hassas olabilmekte ve beklenmedik tepkiler verebilmektedir.
  • Emziren anneler: Emzirme sürecinin tamamlanması, uygulama için daha uygun bir zamandır.
  • Regl dönemindeki kadınlar: Bu dönemde hormonların değişmesi nedeniyle ciltte farklı tepkiler oluşabilmektedir.
  • Genetik hastalığı olanlar: Genetik hastalığı olan kişiler de risk grubunda yer almaktadır. Bu tür hastalıklar, uygulama sırasında komplikasyonlara yol açabilmektedir.
  • Kanser hastaları: Kanser tanısı almış veya kanserle ilgili destek görmekte olan kişiler hastaların bağışıklık sistemi daha hassas olabilmektedir.
  • Cilt hastalığı olanlar: Aktif cilt enfeksiyonları veya psoriasis, egzama gibi kronik cilt hastalıkları olan kişiler için bu uygulama önerilmemektedir. Öncelikle cilt hastalığına müdahele edilmesi ve cildin iyileşmesi gerekir.
  • Diyabet hastaları: Diyabet, yara iyileşmesini etkileyebilmekte ve komplikasyon riskini artırabilmektedir.
  • Böbrek yetmezliği olanlar: Böbrek fonksiyonlarının yetersiz olması, uygulama sonrası iyileşme sürecini olumsuz etkileyebilmektedir.
  • Kalp yetmezliği olanlar: Kalp fonksiyonlarındaki sorunlar, uygulamanın güvenliğini tehlikeye atabilmektedir.
  • Dolaşım bozukluğu olanlar: Dolaşım sistemi sorunları, uygulamanın etkinliğini azaltabilir ve yan etki riskini artırabilmektedir.
  • Yakın zamanda uygulama yapılacak bölgeye cerrahi işlem uygulanmış kişiler: Uygulama bölgesine yakın zamanda cerrahi müdahale geçirmiş kişiler için de Striort Çatlak Onarımı uygun değildir. Cerrahi işlem sonrası cildin tamamen iyileşmesi beklenmelidir.
  • Son üç ay içinde isotretinoin kullananlar: İsotretinoinin üzerinden 6 aydan az süre geçmiş olan hastalara bu uygulama yapılmamalıdır. Bu ilaç cildi inceltebilir ve daha hassas hale getirebilmektedir.

Bunların dışında, önemli düzeyde cilt yaraları bulunanlar ve uygulama bölgesinde enfeksiyonu olan kişiler de Striort Çatlak Onarımından kaçınmalıdır. Açık yaralar veya enfeksiyonlar, uygulamanın etkinliğini azaltabilmekte ve komplikasyon riskini artırabilmektedir.

Striort Çatlak Onarımı uygulamasına karar vermeden önce mutlaka bir uzmanla görüşmeli ve cilt yapınıza uygun olup olmadığını değerlendirmelisiniz. Böylece, çatlak sorunlarınıza karşı etkili ve güvenli bir çözüm bulabilirsiniz.


Web sitemizde bulunan tüm içerikler bilgilendirme ve tanıtım amaçlıdır. Tanı ve tedavi için uzman bir hekim görüşü almanız gerekmektedir.


  • Yayınlanma Tarihi: 21 Aug 2025
  • Güncelleme Tarihi: 21 Aug 2025

Contact Us